temizlik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
temizlik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3 Haziran 2014 Salı

Ersağ Özel Yağçöz Mucizesi


Değerli Ersağ kullanıcıları elimde görmüş olduğunuz bir aspiratör filtresi. Ersağ Özel Yağçöz ile yaptığımız küçük bir deney sonucu herhangi bir ovalama işlemi yapmadan sadece püskürterek bile biriken yağların nasıl aktığını hayretle izleyeceksiniz. Lütfen dikkat edin bu ürün kimyasal değil %100 bitkisel bir üründür.
www.ersagbitkiseltemizlik.com
www.ersagbitkiseltemizlik.blogspot.com.t­r

27 Mayıs 2014 Salı

İşte Ersağ Farkı...

Ersağ temizlik ve kozmetik ürünleri üretimine ilk günde duyduğu heyecanla, tecrübe ve deneyimle geliştirerek her geçen gün başarılarını arttırarak yoluna devam etmektedir. Ersağ Ltd. Şti. her zaman ürünlerinin arkasında, üye/ müşterilerinin daima yanında oldu olmaya da devam etmektedir. Söyledikleri sözü askıda bırakmayarak her zaman ispatladırlar. İşte yine sözlerinin ispatına bir yenisini daha ekledirler. Ersağ Bulaşık Sıvısı içerisinde; piyasadaki deterjanda kullanılan, insan ve çevre sağlığına zarar veren madde olan LABSA  (lineer alkil sülfonik asit) bulunmadığının analiz raporu aşağıdadır.
 
 

22 Mayıs 2014 Perşembe

Sağlığımız ve Deterjanlar

Bize dayatılan Yaşam Tarzında olmazsa olmazların arasına sokulan Deterjanlar nedir? Çevre ve insan sağlığına getirdiği riskler nelerdir? Bu riskleri enaza indirmek için neler yapılabilir?

Çamaşırda, bulaşıkta, vücut ve çevre temizliğinde yaygın olarak kullanılan bu kimyasallar üzerinde, uzun uzun düşünmek zorunda olduğumuzu hatırlatmak istiyoruz.
Prof.Dr.İsmet Dökmeci’in bu konuda yazmış olduğu bir makalede söyledikleri çok önemli:
“İnsan ve diğer canlıların yaşam ortamı olan su, hava ve toprağın endüstriyel teknolojinin gelişmesine paralel olarak çeşitli sentetik maddeler ve diğer toksik atıklarla hızla kirlenmeye yüz tutması daha şimdiden Dünyanın bir çok yöresini yaşanmaz duruma getirmiştir. Çevreyi koruyucu önlemler almadan gelişi güzel sanayileşen ülkelerde denetimsizlik, düzensiz kentleşme, hızla artan nüfus ya da toplumun eğitimsizliğinden kaynaklanan sorumsuzluk sonucu, sağlıklı yaşamamız için vazgeçilmez bir gereksinim olan doğanın kirlenmesi alabildiğince artmaktadır. Ne gariptir ki insanlar kendilerinin meydana getirdikleri bu manzara karşısında panik içinde çare arayışına girişmekte ve sonuçta faturasını ağır biçimde kendisine ve nesillerine ödetmektedir.” dedikten sonra

“Son dönemlerde kamuoyunda deterjanların doğaya, dolayısıyla insan sağlığına olan zararları merak ve endişeyle tartışılmaktadır. İhmaller ve sorumsuzluklar sonucu ortaya çıktığına inandığımız çevre kirlenmesi sorunu bugünün insanlarının gelecek nesillerine bırakacağı kötü bir mirastır.” İfadesi ile konunun nesiller boyu önemini vurgulamaktadır.

Deterjanın günlük hayatımıza girişi ile ilgili olarak da:

“Bu asrın başında sabun elde edilmesinde kullanılan yağların kıt bulunması, temizleyici başka maddelerin bulunması için çalışmaların başlamasına neden oldu. Ham petrolden sentetik yolla elde edilen deterjan üretilmesine başlandı. Özellikle II. Dünya Harbi sırasında Avrupa ve Amerika'da yaygın olarak kullanılan sentetik temizleyiciler bulaşıcı hastalıkalrın yayılmasının önlenmesinde ve temizlik işlerinde büyük kolaylıklar sağlamıştır. Ancak bu maddelerin rastgele üretilmesi ve çevreye yayılmasıyla 1960'lı yıllarda A.B.D gibi bazı batı ülkelerinde deterjanların doğa kirlenmesinde önemli rol oynadığı belirlenmiş ve bu konuda bir dizi önlemler alma zorunluluğu ortaya çıkmıştır.” ve

“Deterjanlara temizleyici özellik veren yapısındaki yüzey-aktif maddelerdir. Üreticiler çoğunlukla deterjanlar içinde pahalı olan bu maddeleri düşük oranda (%10-30) kullanmakta, onun yerine ucuz olan bentonit, kaolin, değişik tuzlar, asitler ve silikatlar gibi temizleyici özellikleri olan suda az eriyen inorganik maddeler karıştırmaktadırlar. Bir deterjanın yapısındaki biyolojik bozulmaya (biyodegredasyon) uğratmayan maddelerin oranı onun çevre kirlenmesi ve sağlığa olan zararlarının göstergesidir. Bu maddelerin su ve toprakta bozulmadan kalıp, akarsularla göl ve denizlere ulaşması buralarda yaşayan canlıları ve onlarla beslenen insanların sağlığını tehdit etmektedir. Son 25 yıl içerisinde birçok ülke deterjan üretiminde biyodegredasyonu hızlı yüzey-aktif maddeler ve katkı maddeleri kullanmaktadırlar. Yüzey-aktif maddesi Lineer alkil benzen (LAB) ve benzeri yapıda olan deterjanlar su ve toprakta daha hızlı biyodegredasyona uğradığından deterjan üretiminde öncelikle tercih edilmektedir. Örneğin A.B.D, 1963 yılından bu yana LAB dışında yüzey-aktif maddenin deterjanlara katılmasına izin vermemektedir.” Açıklamasını yapmaktadır.

Ülkemizde üretilen deterjanlara yakın zamana kadar katılan dedosil benzen (DDB) yüzey-aktif maddesi kimyasal yapısında sağlam halkalı gruplar içerdiğinden su ve toprakta bakteri ve enzimlerin etkisiyle oldukça güç çözünmekte dolayısıyla doğada giderek birikmekte idi. Bu tehlikeli gidişi durdurmak için DDB yasaklanmış ve onun yerine LAB kullanılmaya başlanmıştır.


Deterjan içerisinde bulunan yüzey-aktif madde dışında önemli oranda (%70-90) bulunan temizleyici, beyazlatıcı, yumuşatıcı, köpürtücü, parlaklık verici ya da antiseptik özellik veren katlı maddelerinin çoğu da yüzey-aktif madde gibi insan organizmasına gıdalardan ve diğer yollardan girdiklerinde dokularda iritasyon sonucu olumsuz etkilere neden olabilmektedirler. Bir çok kanser türünün ise dokuların sürekli iritasyonu sonucu oluşabildiği literatürlerde bildirilmektedir. Ayrıca akciğer tahribatı, akciğer iltihabı, alerjik reaksiyonlar, santral sinir sisitemi, kalp, böbrek ve kan damar rahatsızlıkları, endokrin ve bağışıklık sistemi bozuklukları gibi önemli rahatsızlıkların kaynağı üretimde kullanılan katkı maddeleri ve dolayısı ile deterjanlar olabilmektedir.

Deterjanın kullanım yerleri ile temas sonucu vücudumuza giren miktarı, yapacağı zarar yönünden önemlidir. A.B.D'de bir günde insan vücuduna giren deterjan yüzey-aktif maddesinin ençok 0.3-3 mg arasında olduğu belirtilmesine karşın ülkemizde bazı yörelerde yapılan çalışmalar içme sularında dahi çok yüksek miktarlarda deterjan bulunduğunu ortaya koymuştur.

Her ne kadar vücudumuza giren günlük deterjan miktarı bilinmese de, bunun çok yüksek düzeyde olması güçlü bir olasılıktır. Bu nedenle biyodegredasyonu en hızlı olan deterjan kullanılmasının özellikle ülkemizde önemi büyüktür.

Sonuç olarak medeniyet gereği olan temizlik işlerimizde kullandığımız deterjanların vazgeçilmez yararlarının yanında çevre kirlenmesi ve özellikle sağlığımız açısından zararlarından korunabilmek için üretimlerinin kontrol altında tutulması zorunludur. Sağlık Bakanlığı tarafından sağlığa ve çevre kirlenmesine en az zararlı bileşimlerin saptanıp bu standardın dışında deterjan üretimine izin verilmemesi gerekmektedir.
Ayrıca üretici firmaların deterjan kullanımını özendirmek için giriştikleri reklam kampanyalarının abartılı ve gerçeği yansıtmaması da tüketicinin kafasında ‘madem süper ötesi temizlik sağlıyor, madem tüm zorlu kiri pası çıkarabilmekte o zaman neden her ay reklamlarda formülü yenilenir ya da geliştirilir olarak gösterilmeye çalışılmaktadır?’ Sorusunu tekrar ettirmektedir.
Gıda Mühendisi İsmail Erbay’ın bize gönderdiği bir makalesinde de:
“Sentetik temizlik ürünlerinin başlıcaları, Çamaşır ve Bulaşık deterjanları, Sıvı sabunlar ve Şampuanlardır. Sıvı sabunlar, bulaşık deterjanları ile şampuan hammaddelerinin orantıları değiştirilmiş halidir. Sabunun sıvılaştırılmışı değildir.

Bu temizlik mamullerinin içerisindeki kimyasallar insan vücudunda karbon yapımızı kırarak veya oksijeni tüketerek tamiri imkânsız hastalıklara yol açarlar. Sentetik temizlik ürünleri vücuduma dokunmasın gitsinler istiyorsanız yapılacak bir şey vardır:

1-Çamaşır makinesinde: Çamaşırlarınızı 8.000 kg ( 8 ton) su ile durulamanız gerekir.
2-Bulaşık makinesinde: Bulaşıklarınızı 6.000 kg (6 ton) su ile durulamanız gerekir.
3-Banyoda: Şampuan veya body jel kullanmışsanız 2.000 kg (2 ton veya 250 orta boy kova dolusu) su ile durulanmanız gerekir.

Küçük çocuğu olup ta boğaz enfeksiyonu geçirtmeden, bademcik hastalığı geçirmeden büyütebilen anne var mı? İnanın bu işin baş müsebbibi bulaşık deterjanlarıdır.

Bu mamulleri kullandığınız zaman bir diğer tesir ve etkisi ise çevre kirliliğidir. Bunların içerisindeki kimyasalların başlıca özellikleri bulundukları yerde oksijeni tüketmeleridir. Oksijensiz bir yerde ise hayat olmaz.


Kaynaklar:

1. Çevre ve Deterjan.Prof.Dr.İsmet Dökmeci
2. Su-Sabun-Deterjan.İsmail Erbay
3. http://www.sixwise.com/newsletters/05/07/06/
the_toxic_dangers_of_typical_laundry_detergent.htm
4.
http://www.soaringspiritwithtears.com/environment/
soaps_detergents.html
 

21 Mayıs 2014 Çarşamba

Ürünlerin Doğada Yok Oluş Süreleri

Ersağ ürün kutuları 6 ay ila 2 yıl arasında toprağa karışır.Kapak üzerindeki yazıların mürekkepleri dahi zararlı bileşen içermez.   Ersağ Türkiyedeki fosfatsız temizlik maddesi üreten tek firmadır.   Ersağ ürünleri helal belgelidir.Helal belgesinin anlamı; domuz geni,domuz jeli, alkol bulundurmamasının yanında Toprağa,Denizlere ve İnsana zarar vermediğinin belgesidir.

Sıvı Sabunlardaki Tehlike

Vücuda direkt temas eden temizleme maddeleri içerisinde petrol türevi hammaddeler kullanılması Avrupa ülkelerinde yıllar önce ülkemizde ise TSE standartlarına bağlanarak birkaç yıl önce yasaklanmıştır.

Fakat ülkemizde halen sıvı sabunlara LABSA (Lineer alkil Benzen Sülfonik Asit ) ve muadili yasaklı ürünler katıldığı duyulmaktadır.
Bu nedenle sıvı sabun zararlarından kaçınmak için temizlik maddeleri alırken etiket üzerindeki üretim izin tarihlerine, TSE damgasına, Sağlık Bakanlığı izinlerine bakmakta büyük fayda vardır. En azından bu şekilde kendi yapabileceğimiz kontrolü gerçekleştirerek elimizden gelen gayreti göstermiş olabiliriz.

Ayrıca özellikle “sterisol” isimli dezenfektan içerikli sıvı sabunun, eldeki açık yaralara temas ettiğinde cilt kanseri riski taşıdığına ilişkin iddialar bulunmaktadır. Bu da sıvı sabun zararlımı sorumuza açıklayıcı bir yanıt olabilir.

Ankara Onkoloji Hastanesi’ne yapılan başvurularda son 4 yılda cilt kanseri hastalarının sayısının %90 lara varan oranlarda artması, sıvı sabun kullanımına ilişkin tereddütleri de artırmıştır.
Özellikle umuma açık yerlerdeki sıvı sabunların, daha ucuz maliyetli ürünlerden tercih edilmiş olmasından dolayı daha fazla risk taşıyabileceği düşünülmektedir.

sıvı sabunun kansorejenmi...???
sıvı sabun zararları sorularına cevap olacak şekilde, yukarıdaki açıklamalardan yola çıktığımızda; kesinlikle onaylı sıvı sabunları dışında sıvı sabunu kullanmamız gerektiği, ayrıca onaylı da olsa sıvı sabunlarına ihtiyatla yaklaşmamızın daha doğru olacağı sonucunu çıkarmaktadır...!!!

Ersağ temizlik ve kozmetik ürünlerinde hiç bir zararlı kimyasal bulunmamaktadır...
sağlıklı bir yaşam için Ersağ ürünlerini kullanıyoruz..

Helallik Sertfikası

Ersağ’da hayvansal yağ yoktur bitkisel yağlar kullanılmıştır.
Ersağ’ın ürünlerini gerekirse laboratuvar testine göndermesi, ürün özellikleriyle bilgilendirme yapılan etiketlerinin tutarlı olması, tüketiciyi tatmin etmesi, üretim yerlerinin hijyenik olması, ürünlerin temel kaynaklarının ve oranlarının bilinmesi gibi konularda şeffaflığından dolayı 55 tane İslam ülkesinde kabul gören, sadece ürünün içeriğine değil mutfağına da verilmiş olan Helallik Sertifikası vardır.

Kalite Belgeleri

Avrupa’ya da açılan Ersağ bütün ISO belgelerini hak etmiştir. ISO; uluslararası standart organizasyonudur. 135 ülkenin ulusal standart kuruluşlarının katkılarıyla, uluslararası ticareti artırmak, tedarikçi ve müşteri arasındaki güveni oluşturmak amacıyla faaliyetlerini sürdürmektedir.

Ersağ; iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili yasal mevzuatın ışığında, kuruluştaki söz konusu riskleri ortadan kaldırarak veya en aza indirerek güvenli bir çalışma ortamı sağladığı için ISO 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği belgesini hak etmiştir.
Ersağ; müşteri nezdinde farklılık yaratmak isteyen, müşterilerinin görüş ve düşüncelerine önem veren ve bu görüşleri mümkün olduğunca sürekli gelişme amacıyla kullanan bir firma olduğu için ISO 10002 Müşteri Memnuniyeti belgesini hak etmiştir.
Ersağ; sanayinin ve doğanın barışık bir şekilde geliştirilmesini sağladığı ve özünde toprağa, suya, havaya verilen zararların minimum düzeye indirilmesini başardığı için ISO 14001 Çevre Yönetim Belgesini hak etmiştir.
Ersağ; ürünlerinin tüketiciye ulaştığı yere kadar her süreçte müşterinin beklenti ve gereksinimlerini karşıladığı ve güvence altına aldığı için ISO 9001 Kalite Yönetim Belgesini hak etmiştir.
Ersağ ürünlerinin gıdaya değdiğinde zararlı olmadığını gösteren ISO belgesi vardır. Ersağ sağlımıza dosttur.

Ersağ

"ERSAĞ GÜVENİLİRLİĞİNİ BELGELERİYLE DE TAÇLANDIRAN ENDER FİRMALARDAN BİRİDİR. ERSAĞ SERTİFİKALARA DOYMAYAN YERLİ ÜRETİMDE TEK TEMİZLİK VE KOZMETİK FİRMASIDIR."
1-   Avrupa’ya da açılan Ersağ bütün ISO belgelerini hak etmiştir. ISO; uluslararası standart organizasyonudur. 135 ülkenin ulusal standart kuruluşlarının katkılarıyla, uluslararası ticareti artırmak, tedarikçi ve müşteri arasındaki güveni oluşturmak amacıyla faaliyetlerini sürdürmektedir.
2-   Ersağ; iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili yasal mevzuatın ışığında, kuruluştaki söz konusu riskleri ortadan kaldırarak veya en aza indirerek güvenli bir çalışma ortamı sağladığı için ISO 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği belgesini hak etmiştir.
3-   Ersağ; müşteri nezdinde farklılık yaratmak isteyen, müşterilerinin görüş ve düşüncelerine önem veren ve bu görüşleri mümkün olduğunca sürekli gelişme amacıyla kullanan bir firma olduğu için ISO 10002 Müşteri Memnuniyeti belgesini hak etmiştir.
4-   Ersağ; sanayinin ve doğanın barışık bir şekilde geliştirilmesini sağladığı ve özünde toprağa, suya, havaya verilen zararların minimum düzeye indirilmesini başardığı için ISO 14001 Çevre Yönetim Belgesini hak etmiştir.
5-   Ersağ; ürünlerinin tüketiciye ulaştığı yere kadar her süreçte müşterinin beklenti ve gereksinimlerini karşıladığı ve güvence altına aldığı için ISO 9001 Kalite Yönetim Belgesini hak etmiştir.
6-   Ersağ ürünlerinin gıdaya değdiğinde zararlı olmadığını gösteren ISO belgesi vardır. Ersağ sağlımıza dosttur.
7-   Ersağ’da hayvansal yağ yoktur bitkisel yağlar kullanılmıştır.
8-   Ersağ’ın ürünlerini gerekirse laboratuvar testine göndermesi, ürün özellikleriyle bilgilendirme yapılan etiketlerinin tutarlı olması, tüketiciyi tatmin etmesi, üretim yerlerinin hijyenik olması, ürünlerin temel kaynaklarının ve oranlarının bilinmesi gibi konularda şeffaflığından dolayı 55 tane İslam ülkesinde kabul gören, sadece ürünün içeriğine değil mutfağına da verilmiş olan Helallik Sertifikası vardır.
9-   Ersağ ürünlerinin de raporlarının çıktığı Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayanların sağlığının korunması amacıyla temel laboratuvar hizmetlerini yürüten Hıfzıssıhha’ya teşekkürler.
10-   Ersağ’da Sağlık Bakanlığı’ndan onaylı hıfzıssıhha sağlık raporları da vardır. Sağlıklı yaşamak için gereken önlemlerin bütünü anlamına gelen hıfzıssıhha Ersağ’la bütünleşmiştir.
11-   Ersağ’da neden TSE yok diyenlere; TSE gıda ürünlerinde bulunur, temizlik ve kozmetik ürünlerinde TS 518 bulunur. Buda Ersağ’da bulunmaktadır!
12-   Ersağ ürünlerimiz %94 bitkisel  %6 organik kimyasal içeriklidir (insana ve çevreye zararlı olmayan).  Kimyasal ürünler çevreye % 80 zarar verirken bitkisel ürünler %20’nin altındadır.
Ersağ’da bulunan anyonik ve noniyonik maddeler (köpüren ve köpürmeyen maddeler) bitkiseldir. Bu isimler sadece kimyasal petrol türevleri için değil genel olarak kullanılır.
13-   Perkloretilen halı ve döşeme temizliğinde kullanılır ama Ersağ ürünlerinde yoktur. Sersemleme baş dönmesi uyku hali mide bulantısı titreme iştah ve dikkat dağınıklığı ilk belirtileri!
Ersağ’da bulunmayan ama diğer halı ve döşeme temizleyicilerinin çoğunda bulunun perkloretilene uzun süre maruz kalındığında karaciğer yada sinir sistemi zarar görebilir.
14-   Ersağ parfümlerinde etil alkol kullanılmıştır. Kolonya gibi uçucu yani sıfır alkolsüz olanı da vardır. Piyasadaki parfümlerde çoğunlukla metil alkol kullanılır. Metil alkol petrol türevlerinden elde edilir.  Ucuz, çevre ve sağlık düşmanı? Ersağ yerli sermayemizdir.
15-   Bakanlığın belirlediği gibi ürünlerin içeriyi agua (su) gibi Latince yazılmak zorundadır.
16-   Yapılan araştırmalar 2040 yılında okyanuslarda canlı hayatının kalmayacağını gösteriyor. Deterjanlardaki bilinçsiz fosfat tüketimi bu durumu destekliyor. Ersağ’da fosfat yoktur!
17-   Petrol türevi içermeyen ürünlerimiz ile temizlik yapılan alan daha geç kirlenir, daha kolay temizlenir. Dene ve gör.
Deterjanın ilk imalatı 1943’dür kanserin ilk görüldüğü tarih ise 1949? Ersağ’da kanserojen kimyasal yoktur.
18-   20 meme kanseri kadından 19 tanesinde paraben stoklanması çıkıyor. Ersağ’da sentetik östrojen hormonu salgılayan paraben yoktur.
19-   Banyo wc ürünümüz biyosideldir. Yani ilaç gibi ruhsatlandırılmıştır. Yedi tepe üniversitesinden alınan belge ile dezenfektan olduğu tescillenmiştir.
Ersağ ürünlerinde kullanılan ritha bitkisi anti bakteriyel ve antioksidan özellikleriyle tedavi edici özeliğe sahiptir. Cilt rahatsızlıklarına iyi gelmektedir.
20-   Ersağ Damla Konsantre’miz adı gibi damla damla kullanılır. Camlarda 3-4 damla halı ve koltuklarda 7-8 damla yeterlidir.
21-   Doğanın bahşettiği güzellik Ersağ’la evimizde. Termal çamur! Cilt üzerinde tazeleyici, sıkılaştırıcı, koruyucu, onarıcı ve ölü hücreleri temizleyici etkisi vardır.
22-   Ersağ Termal Çamur yorgunluk veya aşırı zorlamayla oluşmuş kas ve kemik problemlerini giderir. Yumuşak doku zedelenmelerinde ve iltihaplı eklem romatizmalarında ise tedavi edici özelliğe sahiptir.
23-   Ersağ ürünlerinde kesinlikle nano teknoloji kullanılmamıştır. Kanıtı ise sürüldüğünde parlamamasıdır.
24-   Ersağ’da bulunmayan triklosana maruz bırakılan farelerin 20dk içinde %25 kalp fonksiyonlarında, %18 ise kol kavrama kuvvetlerinde azalma görülmüştür!
25-   Ersağ’da bulunmayan anti bakteriyel ürünlerin çoğunda triklosan bulunur (mikropların bulaşmasını önlemek veya azaltmak için kullanılan sentetik bir kanserojen maddedir). Kas fonksiyonlarını ve iskelet yapısını olumsuz etkiler, bakterilerin antibiyotiklere karşı direnç kazanmasına sebep olur!
Ersağ ürünlerinin içerisinde kullanılan ritha bitkisi organik sertifikalı olup 54 etken maddesiyle kendisini tescillemiştir.
26-   Ersağcılar fosfata hayır diyor. Neden mi? Marmara denizinde 1978 yılında 126 çeşit balık bulunmakta iken şimdi 25 çeşit bulunmaktadır, 50 yıl sonra ise 2 çeşit kalacaktır! Doğaya ve gelecek nesillere bunun hesabını verebilecek misiniz?
27-   Kullanılan temizlik maddeleri sebebiyle 1 günde 55 binin üzerinde zararlı kimyasala maruz kalınıyor. İçlerinde kanser yapanda var sinir sistemini bozan da. İnsan ve çevre dostu olan Ersağ’da kanserojen kimyasallar kullanılmamıştır!
28-   Ersağ’dan tavsiye; bayanlar evimi beyazlatayım derken ciğerlerinizi karartmayın! 15 yılın verilerini değerlendiren Uluslararası Kanser Kurumu’na yapılan araştırmada (nca) ev hanımlarının çalışanlara göre %54 daha fazla kanser riski taşıdıkları belirlendi!
29-   Ersağ bulaşık sıvımızda klor bulunmamaktadır. Bulaşık yıkama süreci boyunca küçük miktarlarda dışarı verilen klorun etkisi solunum zorluğu, yorgunluk ve baş ağrısı gibi semptomlara yol açabilir!
30-   Temizlik ürünlerinde bulunan kresol, fenol, etanol, formaldehit, amonyak ve klor; pankreas ve dalakta hasara neden olabildiği gibi sinir sistemini etkileyerek depresyon sinirlilik ve hiperaktiviteye yol açabilir! Rahat olun Ersağ’da hiçbirisi yok!
31-   İngiltere Bristol Üniversitesi’nin yaptığı araştırmaya 7162 çocuk katıldı. Anneler ise çamaşır suyu, dezenfektan, böcek ilacı, halı temizleyici gibi ürünlere ilişkin soruları cevapladı. Hamileliğinde veya doğumunun hemen ardından bu kimyasal ürünleri evde çok sık kullanan annelerin çocuklarının ciğerlerinde hırıltı, 8 yaşından itibaren ise bu çocukların solunum yeteneklerinde azalma olduğu görülmüştür. Ersağcı anneler sizin vicdanınız rahat olsun!
32-   Ersağ’da bulunmayan sentetik temizlik ürünleri vücuduna dokunmadan gitsinler diyorsan; çamaşır makinesinde 8 ton, bulaşık makinesinde 6 ton, banyoda kullanılan şampuan veya sabunlarda 2 ton; temizleyicileri klozet, lavabo, duş kabini vb. yerlerden arındırmak için ise 5 ton suyla durulamanız gerekiyor.
33-   Ersağ diş macunumuzda bulunmayan florür fazla tüketildiğinde çocuklarda zekâ düşüklüğüne ve beyin fonksiyonlarının olumsuz etkilenmesine yol açar.
34-   Diş macunlarında gereğinden fazla florür kullanılması; kemik kırılmalarına, sebepsiz kemik ağrılarına, erkeklerde üreme problemine ve tiroit gibi rahatsızlıklara sebep olmaktadır. Rahat olun Ersağ diş macunumuzda florür yok!
35-   Ersağ ürünlerinde kullanılan kimyasallar organik olup doğaya ve insan sağlığına kesinlikle zarar vermez!
Ersağ’ın kalitesi asla tesadüf değildir, daima akıllı bir gayretin sonucudur.

 

E-Bülten

Mail Adresimiz

ersagmugla@gmail.com

Takım Arkadaşları