27 Mayıs 2014 Salı

BEKLENEN ÜRÜN ÇIKTI....



BEKLEDİĞİNİZ ÜRÜNLERDEN BİRİ OLAN GÖZ ÇEVRESİ BAKIM LOSYONUMUZ ÇIKTI...HASSAS GÖZ ÇEVRESİNİN NEM İHTİYACINI KARŞILAMAYA, İNCİ ÇİZGİLERİ YUMUŞATMAYA DESTEK OLURKEN, GÖZALTI MORLUK VE HALKALARIN GÖRÜNÜMÜNÜN HAFİFLEMESİNE YARDIMCI OLUR. SABAH VE AKŞAM TEMİZLENMİŞ GÖZ ÇEVRESİNE PARMAK UÇLARINIZLA NARİN BİR ŞEKİLDE UYGULAYINIZ.

İşte Ersağ Farkı...

Ersağ temizlik ve kozmetik ürünleri üretimine ilk günde duyduğu heyecanla, tecrübe ve deneyimle geliştirerek her geçen gün başarılarını arttırarak yoluna devam etmektedir. Ersağ Ltd. Şti. her zaman ürünlerinin arkasında, üye/ müşterilerinin daima yanında oldu olmaya da devam etmektedir. Söyledikleri sözü askıda bırakmayarak her zaman ispatladırlar. İşte yine sözlerinin ispatına bir yenisini daha ekledirler. Ersağ Bulaşık Sıvısı içerisinde; piyasadaki deterjanda kullanılan, insan ve çevre sağlığına zarar veren madde olan LABSA  (lineer alkil sülfonik asit) bulunmadığının analiz raporu aşağıdadır.
 
 

25 Mayıs 2014 Pazar

Miraç Kandiliniz Mübarek Olsun...


24 Mayıs 2014 Cumartesi

Deterjanların Zararları

ZARARLI KİMYASAL İÇEREN DETERJANLARIN ZARARLARI
Kadınlar kullandığı temizlik maddeleri sebebiyle 55 binin üzerinde zararlı kimyasala maruz kalıyor. İçlerinde kanser yapan da var, sinir sistemini bozan da.
Teknolojideki her bir gelişme, insanoğlunun hayatını kolaylaştırıyor. Bu yönüyle bilim, âdeta insanlığın hizmetinde. Tuz ruhundan sıvı deterjanlara, yumuşatıcılardan parlatıcılara kadar pek çok ürün market raflarını süslüyor. Artık evler toz kaldıran süpürgelerle temizlenmiyor, çamaşırlar küllü sularda yıkanmıyor. Tıpkı, ayak basılan her zemini temizleyip parlatmak için Arap sabunlarını tercih etmediğimiz gibi. Şimdi onların yerini kimyasal ürünler almış durumda. Havlularınızın yumuşacık mı olmasını istiyorsunuz? Kolayı var elbette. Satın alacağınız bir yumuşatıcı işinizi görüyor. Beyazların daha beyaz, renklilerin daha parlak görünmesini mi istiyorsunuz? Yeni formüllü bir deterjanı çamaşır makinenizde kullanmanız kâfi. “Sararan bardakları, çatal kaşık takımlarını nasıl parlatabilirim?” diye de üzülmeyin. Onun da çaresi var. Makinenizin özel bölümüne ekleyeceğiniz parlatıcıyla bulaşıklarınız artık daha ışıl ışıl.
Kimyasal ürünler hayatımızın içine o kadar girdi ki. Dolgun saçlar için de onlara muhtacız, ter kokusundan kurtulmak için de. Peki, bu maddelerin sinsice hayatımızı zehir ettiğini, bedenimizi, suyu, toprağı, doğal ortamları, havayı yavaş yavaş kirlettiğini biliyor musunuz? Ya kanserojen etkiye sahip olduklarını? Cilt hastalıklarına, ağız, mide, boğaz iltihabına sebep olduklarını, sinir sistemini tahrip ettiklerini?
HANIMLARDAN ‘TEMİZLİK MADDELERİNDEN UZAK DURUN!’ ÇAĞRISI
Biz henüz farkında olmasak da Amerika ve Avrupa ülkelerinde kimyasalların insan hayatını olumsuz etkilediği yüzlerce araştırmayla ispatlanmış durumda. Devlet de sivil toplum da bu konuda çok hassas. Temizlik maddelerindeki kimyasalların zararları tüketicilere sık sık anlatılıyor. Okullarda öğrencilere özel eğitimler veriliyor. Hanımlar da boş durmuyor. Bir yandan evlerinde doğal temizlik maddeleri üretiyor, diğer yandan hazırladıkları web sitelerinden ve bloglardan hemcinslerine ‘kimyasal maddeler içeren temizlik malzemelerinden uzak durun!’ çağrısı yapıyorlar. Şüphesiz bu tür mesajlar arttıkça ağır kimyasalların kullanıldığı temizlik maddelerinin yerini insana ve çevreye zarar vermeyen alternatifler alıyor. Hatta ürünlerin ambalajı dâhil yüzde 90’ından fazlasının doğaya karışabilir ve geri dönüşebilir olmasına dikkat ediliyor.
İnsanları bu tür arayışlara sevk eden en önemli sebep temizlik maddelerinde kullanılan kimyasalların verdiği zararlar tabii ki. Lavaboların temiz olması için kullanılan maddeler de çamaşırları kirlerden arındıran deterjanlar da insan sağlığını tehdit ediyor çünkü. Mesela, bulaşık makineleri için üretilen tabletler birer teknoloji harikası. Ama bu ürünler katmanlı bir yapıya sahip. Suda belli bir zaman diliminde çözülüyor. En son çözülen kısım ise bulaşıkların ışıl ışıl olmasını sağlayan ‘parlatıcı’ özelliğine sahip kimyasallar. İçinde kanserojen madde bulunan bu parlatıcıların zararlarını azaltmak için ya ‘durulama’ programlarını en az iki kez çalıştırmak gerekiyor ya da makineden çıkan bulaşıkları tekrar sirkeli su ile elde yıkamak. Günlük koşuşturmaca içinde kaç hanım böylesi bir zahmete girebilir ki?
AMERİKA’DAKİ BİR ÇOK HANIM DETERJANLARDAN UZAK DURUYOR
Diyelim ki bulaşıklar makinede değil de elde yıkandı. Makinede yıkanan elbiseleri ikinci kez elde yıkamak mümkün mü? Veya elbiseleri hangi temizlik ürünüyle yıkamak lazım? Piyasada satılan deterjanların çoğunda yüksek düzeyde fosfat ve klor var. Yanlışlıkla yutulursa çok önemli sağlık sorunlarına yol açıyor bu maddeler. Ayrıca klor, kanalizasyon sistemine karıştığında organiklerle birleşerek ‘son derece tehlikeli bir kimyasal’ diye tanımlanan ‘trihalometan’ maddesini üretiyor. Bulaşıklar için kullanılan deterjanların ana maddeleri de petrol kaynaklı. Bu sebeple bakterilerce ayrıştırılıp doğaya tekrar kazandırılamadığı gibi zararlı katkı maddeleri, sentetik esanslar, kokular ve renklendiriciler de içeriyor.
Cahide Akyaldız (32), Amerika’da yaşayan bir ev hanımı. Çevresindeki birçok hanımın kimyasallardan uzak durduğunu söylüyor. Doğal deterjanlara ilginin giderek arttığını belirterek, “Buradaki hanımların takıntıları yok. Onlar için bulaşıkların doğal yolla yıkanması temizliğinden bile daha önemli.” diyor. Genelde sabun ve deterjanların temizleme gücünü artırmak için kullanılıyor. Kokuları alma, küf ve bakterilerin üremesini durdurma, leke çıkarma gibi özellikleri bulunuyor. Türkiye’de kilosu 2-3 TL arasında satılıyor. Çamaşır sodası ise yağ ve lekeleri çıkarıyor, sert suyu yumuşatıyor. Karbonat da (sodyum bikarbonat) gıdadan temizlik ürünlerine kadar geniş bir alanda çok amaçlı kullanılıyor. Kötü kokuları alıyor, alüminyum, altın, gümüş, paslanmaz çelik gibi metalleri parlatıyor, leke çıkarıyor, sert suyu yumuşatıyor. Birikmiş mineral ve yağları çözüp camları parlatan sirke de mikropları öldürüyor.
Rengârenk ambalajlarıyla dikkat çeken temizlik ürünlerinin birçoğu kanserojen etkiye sahip. Hatta içlerinde sinir sistemi hasarı, cilt hastalıkları, ağız, mide, boğaz iltihabı yapanlar; karaciğer, böbrek, akciğer, pankreas ve dalakta hasara sebebiyet verenler var. Bazıları da merkezî sinir sistemini etkileyerek depresyon, sinirlilik ve hiperaktiviteye yol açıyor. Gündelik hayatımızda kullandığımız ürünler 55 binin üzerinde kimyasal çeşit içeriyor. Her yıl da bunlara binin üzerinde yenileri ekleniyor. Çoğu yeterince test edilmeden ve belirli bir mevzuata tabi tutulmadan piyasaya sürülüyor. Sonra bunların büyük bir kısmı doğrudan kanalizasyona akıyor ve su sistemlerimize karışıyor. Söz konusu kimyasallar, sonunda “fazla yüklenme” ile vücudumuzda depolanıyor ve zehirli olma düzeyine ulaştığında da yukarıda sayılan hastalıklar ortaya çıkıyor.
Ev hanımları daha büyük tehlikede !
Dokuz Eylül Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Odabaşı’nın yaptığı bir araştırmaya göre çamaşır suyu, deterjan, parfüm gibi maddeler kimyasal reaksiyonlar sonucu kanserojen etki yapıyor. Amerika Çevre Koruma Kurumu’nun (US Environmental Protection Agency – EPA) yaptığı bir araştırma da ev temizlik ürünlerinin dışarıdan gelen toksinlere göre üç kat daha fazla kanserojen etkiye sahip olduğunu ispatlıyor. 15 yılın verilerini değerlendiren Uluslararası Kanser Kurumu (NCA) da ev hanımlarının çalışanlara göre yüzde 54 daha fazla kanser riski taşıdığını belirledi.
Kimyasallar 26 saniyede tüm organlara geçiyor.
Kimyasallar vücudumuza soluma, yutma ve temas yoluyla geçiyor. Kesinlikle kullanılmaması gereken başlıca kimyasallar ve zararları şunlar: Alkol (etanol, izopropanol) ev deodorantlarında, yüzey temizleyicilerde kullanılıyor ve sinir sisteminde hasara yol açabiliyor. Sodyum Hpoklorit diye tanımlanan çamaşır suyu ağız, mide ve boğazda iltihap yapıyor. Mukoz tabakasını bozuyor. Gözleri tahriş ediyor. Solunum yollarında hastalıklara sebebiyet veriyor. Petrol Distilasyon ürünleri göz ve deriye zarar verebiliyor. Cam ve tuvalet temizleyicilerde sıklıkla kullanılan amonyak baş ağrısı yapıyor. Akciğeri olumsuz etkiliyor. Mobilya ve yer temizleyicilerde bulunan fenol ile kresol (dezenfektan) ve nitrobenzen doğrudan kanserojen madde olarak anılıyor. Diğer bir kanserojen madde de formaldehit. Bu da birçok temizlik mamulünde koruyucu olarak kullanılıyor. Halı temizleyiciler içinde bulunan Perkloro etilen ile Ttrikloro etilen de kanserojen etkiye sahip maddeler. Mide yanması, görme bozukluğu yapan Hidro klorik asit de tuvalet temizleyicilerinde var. Güve ilacı diye bilinen ve Avrupa ülkeleri ile Rusya’da yasaklanan naftalin ya da Para Dikloro Benzen hem kansorejen etkiye sahip hem de sinir sistemini olumsuz etkiliyor. İşin en kötü tarafı ise temizleyici ürünlere maruz kaldıktan sadece 26 saniye sonra kimyasalların izi vücudun bütün organlarında görülebiliyor olması.
Kaynak: www.haber7.com
Aksiyon Dergisi

SEVGİLİ HANIMLAR KİMYASAL İÇERİKLİ DETERJANLARDAN EN ÇOK ZARAR GÖREN SİZLERSİNİZ. SAĞLIĞINIZIN KIYMETİNİ BİLİN VE TAMAMEN ORGANİK İÇERİĞE SAHİP, İÇERİĞİNDE HİÇBİR ŞEKİLDE KİMYASAL MADDE OLMAYAN, ÜSTELİK %100 TÜRK MALI OLAN 
ERSAĞ ÜRÜNLERİNİ DENEYİN.

22 Mayıs 2014 Perşembe

ARABA PROMOSYONU İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME



1- ŞİRKETİMİZİN HER 100 TL LİK SİPARİŞE 1 HEDİYE, 150 TLLİK SİPARİŞE 3 HEDİYE, AY İÇERİSİNDE 2. 150 TLLİK SİPARİŞE 5 HEDİYE, ÖZEL GÜNLERDE VE KANDİLLERDE 1 SÜPRİZ HEDİYE , DOĞUM GÜNLERİNDE 1 SÜPRİZ HEDİYE PROMOSYONLARIMIZ AYNEN DEVAM ETMEKTEDİR.
2- "ARABA PROMOSYONU" ADI ALTINDA BAŞLAYACAK OLAN BU YENİ PROMOSYONUMUZ ORTALAMA 5 AY SÜRECEK OLUP BU SÜREÇ İÇERİSİNDE KUPON SAYISINI ARTIRANLARIN ŞANSI DAHA YÜKSEK OLACAKTIR.
3-BÜYÜK HEDİYE ARABA, 2014 MODEL 0 KM KİA SPORTAGE YANINDA 5 ADET NOTEBOOK ÇEKİLİŞİ YAPILACAKTIR.
4-ÇEKİLİŞLER HAKKANİYET ADINA MİLLİ PİYANGO İDARESİ DENETİMİNDE NOTER HUZURUNDA YAPILACAKTIR.
5-ÇEKİLİŞE KATILIM ŞARTI OLARAK 18 YAŞINI DOLDURMUŞ OLMAK GEREKMEKTEDİR.
6-BU BÜYÜK KAMPANYAMIZIN  BAŞLATILABİLMESİ İÇİN MİLLİ PİYANGO İDARESİNDEN GELECEK BİLGİYE GÖRE KAMPANYANIN BAŞLANGIÇ TARİHİ BURADAN BİLDİRİLECEKTİR.(BÜYÜK OLASILIKLA BU AY İÇERİSİNDE KAMPANYAMIZ BAŞLAYACAKTR.)
7- DETAYLARI SAYFAMIZDAN TAKİP EDEBİLİRSİNİZ....





RİTHA Bitkisi Nedir?

Ritha (Sapindus Mukorossi) Bitkisi Nedir?
      Hindistanda yetişen birağaçtır. Ayrıca sabun somun ağacı olarak bilinen Asya ve alt tropical bölgelerin en önemli ağacıdır. Meyveleri Temmuz ve Ağustos'ta görülür. Kasım ve Aralık aylarında olgunlaşır. Ritha odunsu sert ve açık sarı renktedir. Çinde köylüler sabun yapmak için kullanırlar. Ritha cilde sürüldüğünde cildi güzelleştirir. Çilleri giderir. Sıvı sabun ve şampuan olarak kullanılır.Hindistan da ve Nepal de çok uzun yıllardan beri halk çamaşırlarını yıkamada kullanır. Ülkemiz geçmişinde var olan kil ile çamaşır yıkama gibi. Ağacın meyvesi cilde sürüldüğünde cildi güzelleştirdiği için yerel halk arasında çok kıymetli bir bitkidir. Doğal şampuan olarak kullanırlar.

      Kimyasal, insan sağlığına zarar veren, ışıltılı temizlik vaatleri ile biz insanları tuzağına düşüren ürünlerle kirlendiğimizin bilincine varan kişiler arasında temizlik ürünü olarak kullanılan ideal bitkiler arasındadır. Ritha bitkisi başta İngiltere olmak üzere pek çok avrupa ülkasinde doğal ve organik ürün marketleri ya da reyonlarında kıymet gören ve işlem görmeden dahi sabun olarak kullanılan bir bitkidir.      Deterjan olarak kullanıldığında, kimyasal optik ağartıcılara ihtiyaç kalmadan beyazlatır. yünlü ve ipekleri yıkamak için özeldir.mutfak temizliğindede ritha çok değerlidir.
      Diş temizleme, mücevher parlatma cam temizliği ve araba yıkama da çok etkilidir.
      Bitki sprey olarak püskürtüldüğünde haşere yaprak biti ve kara sinekte dahil olmak üzere kullanılan ortamdan uzaklaştırır.özellikle allerjik olan için,nörodermatit yakınan ve hassas ciltler için kimyasal deterjanlar oyun oynar.ayrıca birçok  deterjan alerjen içerir.Ritha ile doğallığın keyfini yaşayacaksınız.
      Diş çürüklerinin tedavisinde çok önemlidir. cildi temizler,saç toniğive saç temizleyici olarak kullanılan zengin ve doğal bir köpüktür. saçı temizler ve besler parlaklık kazandırır.İçeriğindeki 55 etken madde ve kırmızı neons sayesinde renkleri canlandırır biyosidal ve antibakteriyeldir.
      Birçok ülkede organik temizlik ürünlerine hammade olduğu gibi ülkemizdede ERSAĞ TEMİZLİK KOZMETİK ürünlerinin patentli hammaddesidir.

      Ritha ev temizliği insan vücudu ve evcil hayvan temizliğinde kullanılır. Enfeksiyon ve böcek sokmalarına karşı kalkandır.Ayrıca cildi besler ve yumuşatır pürüzsüzlük sağlar. Çatlamış cildi özellikle elleri ve topukları onarır. Saç bakımında, kepek önleyici etkisi vardır. Saçı temizlemede etkili doğal bir köpüktür.Saçı besler saçlı deriyi onarır.Vücutta bit ve parazitlere karşı koruyucu etkilidir. Rithanın egzema, kronik kaşıntı ve sedef hastalığı gibi cilt şikayetlerinde de etkili olduğu kanıtlanmıştır.

Antibakteriyel ve Doğal

AMBALAJLAR
Şirketimiz ürün ambalajlarımız için 1 Kasım 2013 tarihi itibari ile Green Oxo Degradable (Doğada çözünür plastik katkısı) katkı malzemesi kullanacaktır. Böylelikle 12-24 ay arası doğada çözünecektir.
 
ANTİBAKTERİYEL VE DOĞAL
Ersağ Endüstriyel ve Kimyasal Temizlik Ürünleri Pazarlama Turizm Gıda İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti. 07.11.2013 tarihde Ege Üniversitesi İlaç Geliştirme ve Farmakokinetik Araştırma-Uygulama Merkezi (ARGEFAR)  ile  “DOĞAL VE ANTİBAKTERİYEL ÖZELLİKTE İNNOVATİF TEMİZLİK, HİJYEN VE  KİŞİSEL BAKIM ÜRÜNLERİNİN GELİŞTİRİLMESİ”  konusunda  danışmanlık ve hizmet sözleşmesi imzalamıştır. Bu kapsamda ARGE çalışmaları başlatılmıştır
 
ECO LABEL
TEKLİF ÖZETİ:
Ulusal ve uluslararası rekabet gücüne sahip olduğu sektörlere odaklanarak lider olma, marka gücünü artırıp yeni marka ve ürünler yaratma, ihracatı ve yurtdışı faaliyetlerini artırarak değerleri ile bir dünya markası olma ve tüketici odaklı ve tüketiciye her koşulda sahip çıkan bir strateji ile çalışan Ersağ Endüstriyel ve Kimyasal Temizlik Ürünleri Paz. Tur. Gıda. İnş. San. Tic. Ltd. Şti. (Ersağ), ürünlerine EU Ecolabel etiketi alarak Türkiye’de bir ilk olma ve ihracat pazarlarında çevreye duyarlı ürünler sunarak pazar payını artırmayı planlamaktadır. Ürünlerini fosfat içermeden üretebilen firmadır.

Neden Ersağ

ERSAĞ
Ersağ dan sizlere para kazanırdırıken en güzel dostlukları sunsak,
Senede  3-4 kez tatil imkânı versek,
Sıra dışı Ersağ  başarı hikayelerinizi önünüze sersek.
Bizim için diplomalarınız değil, nitelikleriniz önemli desek,
 
Ersağ işimizde bizimle birlikte çalışmaya VAR MISINIZ ?
NEDEN BU İŞİ YAPIYORUZ?
 
Dünya ekonomistlerince ”Geleceğin işi” olarak öngörülen ve son on yıldaki gelişimi ile Network Marketıng bir iş fikrinden çok kendi işini kurmaya sermayesi olmayan insanların, risk almadan kendi işlerini kurabildiklerini ispat etmiş bir ”Çözüm Yolu”dur.Araştırmalarda son on yıldaki zenginlerin %20 sinin bu alanda çalışmaya başlamış ve sonuca ulaşmış temsilcilerden oluştuğu görülmektedir. Ürünlerin sadece şirket temsilcilerince satılması, başka aracıların olmaması (Toptancı, nakliye, perakendeci v.s.) milyonlarca dolara mal olan reklam giderlerinin olmaması, ürün kalitesi ve çeşitliliğinin artmasına aynı zamanda uygun fiyattan memnun müşterilere ulaşmasının nedenidir. Memnun müşteri ve birebir danışmanlık hizmeti sayesinde tavsiye yoluyla hem ürünlere hem de işimize talep artacak ve buda işimizin gelişimini ve yayılımını sağlayacaktır.
NEDEN ERSAĞ  ?
 
Birçok Network marketing şirketi yurtdışından gelerek Türkiye’de çalışmışlar ve yüksek cirolara ulaşmışlardır. Şirketimiz Türkiye’den doğup Dünya ya açılmayı bekleyen Uluslar arası platformda adını duyurmuş ilk ve tek Türk Network Şirketidir. Bu gururu, Yeni ve Capcanlı bir heyecanla, kendi şirketimizle Ülkemiz ve vatandaşlarımız için Başarıya ve Kazanca dönüştürme çabasındayız.
Ersağ olarak farklarımız;
  • Kariyerlerinizi 1 ay değil 2 ay ekip cironuz ile yapabilme imkanı ile daha erken kariyer ve yüksek kazanç,
  • Kariyeriniz korunur, cironuz      düşse de Ersağ ’da      kariyerden düşmek yok,
  • Türkiye’de ilk ve tek olma      özelliğine sahip ürünler(Fosfat %0)
  • %21 değil, %24 ya da %25 değil,      %33 performans primi ve %9 a  varan ve 3 derinlikte liderlik primleri      ile kazançlı marketing plana sahip olduğu için organizasyon kuran      liderlere daha fazla kazandırır.
  • Yurt dışına ürün gönderebilme      ve organizasyon kurma(internasyonel),
  • Ürettiği ürünlerde kullandığı      bitkileri ve içeriğini açıklayabilen tek şirket,
  • Yasal sıkıntıları olmayan, her      türlü izin belgeleri ve analiz raporları mevcut,
  • İş tanıtım ve eğitim      seminerleri desteğini veren bir şirket,
  • Ofis desteği.
  • 100 Lira üzeri alışverişlerde      ortalama 25 Lira hediye ürün göndererek, satış kârı haricinde extra kazanç      imkanı verir.
NASIL PARA KAZANACAĞIM?
Para kazanmaya başlamanız için öncelikle üye olmanız gerekir. Böylece, Şirketimizden piyasada bulunmayan bu özellikli ürünleri %25 indirimli alma ve bu işi başkalarıyla paylaşarak onlar ada iş imkânını sunma hakkını elde edersiniz. ÜCRETSİZ ÜYE OLUP indirimli ürün almaya başlayabilirsiniz. Oragnizasyon kurarak SINIRSIZ kazanmaya başlamak için indirimli fiyat üzerinden 100 Liralık ürün almanız yeterli olacaktır. Hangi ürünleri alacağınıza siz karar verebilmektesiniz. İşe yeni başlayan üyelerimize de ilk siparişlerinde 2 adet ürün hediye edilmektedir(Bütün siparişlerinizde her 100 Lira için 2 ürün hediyeniz var. 1000TL sipariş için 20 hediye. Hediye ürünler satılabilir standart ürünlerdendir ve satış yapmak isteyen çalışanlarını desteklemek amaçlıdır).  Bazı şirketlerde bulunan kariyer adı altında zorunlu olarak çektirilen MAL DEPOLAMA fiyaskosu sistemimizde YOKTUR. Ancak, bu sistemde ciddi olarak kalıcı ve sürekli para kazanmak arzusu içinde iseniz, bu işi yakın çevrenizle, onların tanıdıkları ile,dostlarınızla ve onların yakınları ile Ya da yeni tanışlığınız insanlarla paylaşmalı ve onlarıda bu kazançlı sistemin içine, alt grubunuz olarak daha doğrusu çalışma arkadaşlarınız olarak almalısınız. Üyelerinizinde kendi alt gruplarını oluşturması ile daha da büyüyecek bu durumda size yüksek prim kazançları olarak dönecektir. Çoğu şirkette bulunan ve işleri zora sokan ancak prim alabilmek için başka bir alternatif sunulmayan AKTİFLİK de YOK DENECEK KADAR AZDIR. Ve bu aktifliğinizi ürün alımı olarak yapma zorunluluğu yoktur.Üye kaydederekte o ayki aktifliğinizi yapabilmektesiniz..). Çoğu şirkette bulunan kota Ya da kariyer tamamlama zorunluluğu yoktur.. KARİYERİNİZİ TEK AY CİROSU DEĞİL BİR BİRİNİ TAKİP EDEN İKİ AYIN TOPLAM CİROSU BELİRLER. KARİYERDEN DÜŞME YOKTUR.
 
 
NASIL ÜYE OLABİLİRİM?
İşe başlamaya karar verdiğinizde BUZ DAĞININ ZİRVESİNDE yerinizi alacağınızı unutmayın. Çünkü bu sistemde ilkler her zaman kazanır.Yeni ve güçlü bir şirket bünyesinde zirveden işe başlamış olacaksınız..Üyelik için tek yapmanız gereken,  Başvuru Formu nu doldurup göndermeniz , yada aşağıdaki iletişim numaramızdan bizimle irtibata geçmenizdir.
GÖNÜL GENCEL

SPONSOR NO:641049

MAİL : info@ersagbitkiseltemizlik.com

Sağlığımız ve Deterjanlar

Bize dayatılan Yaşam Tarzında olmazsa olmazların arasına sokulan Deterjanlar nedir? Çevre ve insan sağlığına getirdiği riskler nelerdir? Bu riskleri enaza indirmek için neler yapılabilir?

Çamaşırda, bulaşıkta, vücut ve çevre temizliğinde yaygın olarak kullanılan bu kimyasallar üzerinde, uzun uzun düşünmek zorunda olduğumuzu hatırlatmak istiyoruz.
Prof.Dr.İsmet Dökmeci’in bu konuda yazmış olduğu bir makalede söyledikleri çok önemli:
“İnsan ve diğer canlıların yaşam ortamı olan su, hava ve toprağın endüstriyel teknolojinin gelişmesine paralel olarak çeşitli sentetik maddeler ve diğer toksik atıklarla hızla kirlenmeye yüz tutması daha şimdiden Dünyanın bir çok yöresini yaşanmaz duruma getirmiştir. Çevreyi koruyucu önlemler almadan gelişi güzel sanayileşen ülkelerde denetimsizlik, düzensiz kentleşme, hızla artan nüfus ya da toplumun eğitimsizliğinden kaynaklanan sorumsuzluk sonucu, sağlıklı yaşamamız için vazgeçilmez bir gereksinim olan doğanın kirlenmesi alabildiğince artmaktadır. Ne gariptir ki insanlar kendilerinin meydana getirdikleri bu manzara karşısında panik içinde çare arayışına girişmekte ve sonuçta faturasını ağır biçimde kendisine ve nesillerine ödetmektedir.” dedikten sonra

“Son dönemlerde kamuoyunda deterjanların doğaya, dolayısıyla insan sağlığına olan zararları merak ve endişeyle tartışılmaktadır. İhmaller ve sorumsuzluklar sonucu ortaya çıktığına inandığımız çevre kirlenmesi sorunu bugünün insanlarının gelecek nesillerine bırakacağı kötü bir mirastır.” İfadesi ile konunun nesiller boyu önemini vurgulamaktadır.

Deterjanın günlük hayatımıza girişi ile ilgili olarak da:

“Bu asrın başında sabun elde edilmesinde kullanılan yağların kıt bulunması, temizleyici başka maddelerin bulunması için çalışmaların başlamasına neden oldu. Ham petrolden sentetik yolla elde edilen deterjan üretilmesine başlandı. Özellikle II. Dünya Harbi sırasında Avrupa ve Amerika'da yaygın olarak kullanılan sentetik temizleyiciler bulaşıcı hastalıkalrın yayılmasının önlenmesinde ve temizlik işlerinde büyük kolaylıklar sağlamıştır. Ancak bu maddelerin rastgele üretilmesi ve çevreye yayılmasıyla 1960'lı yıllarda A.B.D gibi bazı batı ülkelerinde deterjanların doğa kirlenmesinde önemli rol oynadığı belirlenmiş ve bu konuda bir dizi önlemler alma zorunluluğu ortaya çıkmıştır.” ve

“Deterjanlara temizleyici özellik veren yapısındaki yüzey-aktif maddelerdir. Üreticiler çoğunlukla deterjanlar içinde pahalı olan bu maddeleri düşük oranda (%10-30) kullanmakta, onun yerine ucuz olan bentonit, kaolin, değişik tuzlar, asitler ve silikatlar gibi temizleyici özellikleri olan suda az eriyen inorganik maddeler karıştırmaktadırlar. Bir deterjanın yapısındaki biyolojik bozulmaya (biyodegredasyon) uğratmayan maddelerin oranı onun çevre kirlenmesi ve sağlığa olan zararlarının göstergesidir. Bu maddelerin su ve toprakta bozulmadan kalıp, akarsularla göl ve denizlere ulaşması buralarda yaşayan canlıları ve onlarla beslenen insanların sağlığını tehdit etmektedir. Son 25 yıl içerisinde birçok ülke deterjan üretiminde biyodegredasyonu hızlı yüzey-aktif maddeler ve katkı maddeleri kullanmaktadırlar. Yüzey-aktif maddesi Lineer alkil benzen (LAB) ve benzeri yapıda olan deterjanlar su ve toprakta daha hızlı biyodegredasyona uğradığından deterjan üretiminde öncelikle tercih edilmektedir. Örneğin A.B.D, 1963 yılından bu yana LAB dışında yüzey-aktif maddenin deterjanlara katılmasına izin vermemektedir.” Açıklamasını yapmaktadır.

Ülkemizde üretilen deterjanlara yakın zamana kadar katılan dedosil benzen (DDB) yüzey-aktif maddesi kimyasal yapısında sağlam halkalı gruplar içerdiğinden su ve toprakta bakteri ve enzimlerin etkisiyle oldukça güç çözünmekte dolayısıyla doğada giderek birikmekte idi. Bu tehlikeli gidişi durdurmak için DDB yasaklanmış ve onun yerine LAB kullanılmaya başlanmıştır.


Deterjan içerisinde bulunan yüzey-aktif madde dışında önemli oranda (%70-90) bulunan temizleyici, beyazlatıcı, yumuşatıcı, köpürtücü, parlaklık verici ya da antiseptik özellik veren katlı maddelerinin çoğu da yüzey-aktif madde gibi insan organizmasına gıdalardan ve diğer yollardan girdiklerinde dokularda iritasyon sonucu olumsuz etkilere neden olabilmektedirler. Bir çok kanser türünün ise dokuların sürekli iritasyonu sonucu oluşabildiği literatürlerde bildirilmektedir. Ayrıca akciğer tahribatı, akciğer iltihabı, alerjik reaksiyonlar, santral sinir sisitemi, kalp, böbrek ve kan damar rahatsızlıkları, endokrin ve bağışıklık sistemi bozuklukları gibi önemli rahatsızlıkların kaynağı üretimde kullanılan katkı maddeleri ve dolayısı ile deterjanlar olabilmektedir.

Deterjanın kullanım yerleri ile temas sonucu vücudumuza giren miktarı, yapacağı zarar yönünden önemlidir. A.B.D'de bir günde insan vücuduna giren deterjan yüzey-aktif maddesinin ençok 0.3-3 mg arasında olduğu belirtilmesine karşın ülkemizde bazı yörelerde yapılan çalışmalar içme sularında dahi çok yüksek miktarlarda deterjan bulunduğunu ortaya koymuştur.

Her ne kadar vücudumuza giren günlük deterjan miktarı bilinmese de, bunun çok yüksek düzeyde olması güçlü bir olasılıktır. Bu nedenle biyodegredasyonu en hızlı olan deterjan kullanılmasının özellikle ülkemizde önemi büyüktür.

Sonuç olarak medeniyet gereği olan temizlik işlerimizde kullandığımız deterjanların vazgeçilmez yararlarının yanında çevre kirlenmesi ve özellikle sağlığımız açısından zararlarından korunabilmek için üretimlerinin kontrol altında tutulması zorunludur. Sağlık Bakanlığı tarafından sağlığa ve çevre kirlenmesine en az zararlı bileşimlerin saptanıp bu standardın dışında deterjan üretimine izin verilmemesi gerekmektedir.
Ayrıca üretici firmaların deterjan kullanımını özendirmek için giriştikleri reklam kampanyalarının abartılı ve gerçeği yansıtmaması da tüketicinin kafasında ‘madem süper ötesi temizlik sağlıyor, madem tüm zorlu kiri pası çıkarabilmekte o zaman neden her ay reklamlarda formülü yenilenir ya da geliştirilir olarak gösterilmeye çalışılmaktadır?’ Sorusunu tekrar ettirmektedir.
Gıda Mühendisi İsmail Erbay’ın bize gönderdiği bir makalesinde de:
“Sentetik temizlik ürünlerinin başlıcaları, Çamaşır ve Bulaşık deterjanları, Sıvı sabunlar ve Şampuanlardır. Sıvı sabunlar, bulaşık deterjanları ile şampuan hammaddelerinin orantıları değiştirilmiş halidir. Sabunun sıvılaştırılmışı değildir.

Bu temizlik mamullerinin içerisindeki kimyasallar insan vücudunda karbon yapımızı kırarak veya oksijeni tüketerek tamiri imkânsız hastalıklara yol açarlar. Sentetik temizlik ürünleri vücuduma dokunmasın gitsinler istiyorsanız yapılacak bir şey vardır:

1-Çamaşır makinesinde: Çamaşırlarınızı 8.000 kg ( 8 ton) su ile durulamanız gerekir.
2-Bulaşık makinesinde: Bulaşıklarınızı 6.000 kg (6 ton) su ile durulamanız gerekir.
3-Banyoda: Şampuan veya body jel kullanmışsanız 2.000 kg (2 ton veya 250 orta boy kova dolusu) su ile durulanmanız gerekir.

Küçük çocuğu olup ta boğaz enfeksiyonu geçirtmeden, bademcik hastalığı geçirmeden büyütebilen anne var mı? İnanın bu işin baş müsebbibi bulaşık deterjanlarıdır.

Bu mamulleri kullandığınız zaman bir diğer tesir ve etkisi ise çevre kirliliğidir. Bunların içerisindeki kimyasalların başlıca özellikleri bulundukları yerde oksijeni tüketmeleridir. Oksijensiz bir yerde ise hayat olmaz.


Kaynaklar:

1. Çevre ve Deterjan.Prof.Dr.İsmet Dökmeci
2. Su-Sabun-Deterjan.İsmail Erbay
3. http://www.sixwise.com/newsletters/05/07/06/
the_toxic_dangers_of_typical_laundry_detergent.htm
4.
http://www.soaringspiritwithtears.com/environment/
soaps_detergents.html
 

21 Mayıs 2014 Çarşamba

Ürünlerin Doğada Yok Oluş Süreleri

Ersağ ürün kutuları 6 ay ila 2 yıl arasında toprağa karışır.Kapak üzerindeki yazıların mürekkepleri dahi zararlı bileşen içermez.   Ersağ Türkiyedeki fosfatsız temizlik maddesi üreten tek firmadır.   Ersağ ürünleri helal belgelidir.Helal belgesinin anlamı; domuz geni,domuz jeli, alkol bulundurmamasının yanında Toprağa,Denizlere ve İnsana zarar vermediğinin belgesidir.

Sıvı Sabunlardaki Tehlike

Vücuda direkt temas eden temizleme maddeleri içerisinde petrol türevi hammaddeler kullanılması Avrupa ülkelerinde yıllar önce ülkemizde ise TSE standartlarına bağlanarak birkaç yıl önce yasaklanmıştır.

Fakat ülkemizde halen sıvı sabunlara LABSA (Lineer alkil Benzen Sülfonik Asit ) ve muadili yasaklı ürünler katıldığı duyulmaktadır.
Bu nedenle sıvı sabun zararlarından kaçınmak için temizlik maddeleri alırken etiket üzerindeki üretim izin tarihlerine, TSE damgasına, Sağlık Bakanlığı izinlerine bakmakta büyük fayda vardır. En azından bu şekilde kendi yapabileceğimiz kontrolü gerçekleştirerek elimizden gelen gayreti göstermiş olabiliriz.

Ayrıca özellikle “sterisol” isimli dezenfektan içerikli sıvı sabunun, eldeki açık yaralara temas ettiğinde cilt kanseri riski taşıdığına ilişkin iddialar bulunmaktadır. Bu da sıvı sabun zararlımı sorumuza açıklayıcı bir yanıt olabilir.

Ankara Onkoloji Hastanesi’ne yapılan başvurularda son 4 yılda cilt kanseri hastalarının sayısının %90 lara varan oranlarda artması, sıvı sabun kullanımına ilişkin tereddütleri de artırmıştır.
Özellikle umuma açık yerlerdeki sıvı sabunların, daha ucuz maliyetli ürünlerden tercih edilmiş olmasından dolayı daha fazla risk taşıyabileceği düşünülmektedir.

sıvı sabunun kansorejenmi...???
sıvı sabun zararları sorularına cevap olacak şekilde, yukarıdaki açıklamalardan yola çıktığımızda; kesinlikle onaylı sıvı sabunları dışında sıvı sabunu kullanmamız gerektiği, ayrıca onaylı da olsa sıvı sabunlarına ihtiyatla yaklaşmamızın daha doğru olacağı sonucunu çıkarmaktadır...!!!

Ersağ temizlik ve kozmetik ürünlerinde hiç bir zararlı kimyasal bulunmamaktadır...
sağlıklı bir yaşam için Ersağ ürünlerini kullanıyoruz..

Helallik Sertfikası

Ersağ’da hayvansal yağ yoktur bitkisel yağlar kullanılmıştır.
Ersağ’ın ürünlerini gerekirse laboratuvar testine göndermesi, ürün özellikleriyle bilgilendirme yapılan etiketlerinin tutarlı olması, tüketiciyi tatmin etmesi, üretim yerlerinin hijyenik olması, ürünlerin temel kaynaklarının ve oranlarının bilinmesi gibi konularda şeffaflığından dolayı 55 tane İslam ülkesinde kabul gören, sadece ürünün içeriğine değil mutfağına da verilmiş olan Helallik Sertifikası vardır.

Kalite Belgeleri

Avrupa’ya da açılan Ersağ bütün ISO belgelerini hak etmiştir. ISO; uluslararası standart organizasyonudur. 135 ülkenin ulusal standart kuruluşlarının katkılarıyla, uluslararası ticareti artırmak, tedarikçi ve müşteri arasındaki güveni oluşturmak amacıyla faaliyetlerini sürdürmektedir.

Ersağ; iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili yasal mevzuatın ışığında, kuruluştaki söz konusu riskleri ortadan kaldırarak veya en aza indirerek güvenli bir çalışma ortamı sağladığı için ISO 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği belgesini hak etmiştir.
Ersağ; müşteri nezdinde farklılık yaratmak isteyen, müşterilerinin görüş ve düşüncelerine önem veren ve bu görüşleri mümkün olduğunca sürekli gelişme amacıyla kullanan bir firma olduğu için ISO 10002 Müşteri Memnuniyeti belgesini hak etmiştir.
Ersağ; sanayinin ve doğanın barışık bir şekilde geliştirilmesini sağladığı ve özünde toprağa, suya, havaya verilen zararların minimum düzeye indirilmesini başardığı için ISO 14001 Çevre Yönetim Belgesini hak etmiştir.
Ersağ; ürünlerinin tüketiciye ulaştığı yere kadar her süreçte müşterinin beklenti ve gereksinimlerini karşıladığı ve güvence altına aldığı için ISO 9001 Kalite Yönetim Belgesini hak etmiştir.
Ersağ ürünlerinin gıdaya değdiğinde zararlı olmadığını gösteren ISO belgesi vardır. Ersağ sağlımıza dosttur.

Ersağ

"ERSAĞ GÜVENİLİRLİĞİNİ BELGELERİYLE DE TAÇLANDIRAN ENDER FİRMALARDAN BİRİDİR. ERSAĞ SERTİFİKALARA DOYMAYAN YERLİ ÜRETİMDE TEK TEMİZLİK VE KOZMETİK FİRMASIDIR."
1-   Avrupa’ya da açılan Ersağ bütün ISO belgelerini hak etmiştir. ISO; uluslararası standart organizasyonudur. 135 ülkenin ulusal standart kuruluşlarının katkılarıyla, uluslararası ticareti artırmak, tedarikçi ve müşteri arasındaki güveni oluşturmak amacıyla faaliyetlerini sürdürmektedir.
2-   Ersağ; iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili yasal mevzuatın ışığında, kuruluştaki söz konusu riskleri ortadan kaldırarak veya en aza indirerek güvenli bir çalışma ortamı sağladığı için ISO 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği belgesini hak etmiştir.
3-   Ersağ; müşteri nezdinde farklılık yaratmak isteyen, müşterilerinin görüş ve düşüncelerine önem veren ve bu görüşleri mümkün olduğunca sürekli gelişme amacıyla kullanan bir firma olduğu için ISO 10002 Müşteri Memnuniyeti belgesini hak etmiştir.
4-   Ersağ; sanayinin ve doğanın barışık bir şekilde geliştirilmesini sağladığı ve özünde toprağa, suya, havaya verilen zararların minimum düzeye indirilmesini başardığı için ISO 14001 Çevre Yönetim Belgesini hak etmiştir.
5-   Ersağ; ürünlerinin tüketiciye ulaştığı yere kadar her süreçte müşterinin beklenti ve gereksinimlerini karşıladığı ve güvence altına aldığı için ISO 9001 Kalite Yönetim Belgesini hak etmiştir.
6-   Ersağ ürünlerinin gıdaya değdiğinde zararlı olmadığını gösteren ISO belgesi vardır. Ersağ sağlımıza dosttur.
7-   Ersağ’da hayvansal yağ yoktur bitkisel yağlar kullanılmıştır.
8-   Ersağ’ın ürünlerini gerekirse laboratuvar testine göndermesi, ürün özellikleriyle bilgilendirme yapılan etiketlerinin tutarlı olması, tüketiciyi tatmin etmesi, üretim yerlerinin hijyenik olması, ürünlerin temel kaynaklarının ve oranlarının bilinmesi gibi konularda şeffaflığından dolayı 55 tane İslam ülkesinde kabul gören, sadece ürünün içeriğine değil mutfağına da verilmiş olan Helallik Sertifikası vardır.
9-   Ersağ ürünlerinin de raporlarının çıktığı Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayanların sağlığının korunması amacıyla temel laboratuvar hizmetlerini yürüten Hıfzıssıhha’ya teşekkürler.
10-   Ersağ’da Sağlık Bakanlığı’ndan onaylı hıfzıssıhha sağlık raporları da vardır. Sağlıklı yaşamak için gereken önlemlerin bütünü anlamına gelen hıfzıssıhha Ersağ’la bütünleşmiştir.
11-   Ersağ’da neden TSE yok diyenlere; TSE gıda ürünlerinde bulunur, temizlik ve kozmetik ürünlerinde TS 518 bulunur. Buda Ersağ’da bulunmaktadır!
12-   Ersağ ürünlerimiz %94 bitkisel  %6 organik kimyasal içeriklidir (insana ve çevreye zararlı olmayan).  Kimyasal ürünler çevreye % 80 zarar verirken bitkisel ürünler %20’nin altındadır.
Ersağ’da bulunan anyonik ve noniyonik maddeler (köpüren ve köpürmeyen maddeler) bitkiseldir. Bu isimler sadece kimyasal petrol türevleri için değil genel olarak kullanılır.
13-   Perkloretilen halı ve döşeme temizliğinde kullanılır ama Ersağ ürünlerinde yoktur. Sersemleme baş dönmesi uyku hali mide bulantısı titreme iştah ve dikkat dağınıklığı ilk belirtileri!
Ersağ’da bulunmayan ama diğer halı ve döşeme temizleyicilerinin çoğunda bulunun perkloretilene uzun süre maruz kalındığında karaciğer yada sinir sistemi zarar görebilir.
14-   Ersağ parfümlerinde etil alkol kullanılmıştır. Kolonya gibi uçucu yani sıfır alkolsüz olanı da vardır. Piyasadaki parfümlerde çoğunlukla metil alkol kullanılır. Metil alkol petrol türevlerinden elde edilir.  Ucuz, çevre ve sağlık düşmanı? Ersağ yerli sermayemizdir.
15-   Bakanlığın belirlediği gibi ürünlerin içeriyi agua (su) gibi Latince yazılmak zorundadır.
16-   Yapılan araştırmalar 2040 yılında okyanuslarda canlı hayatının kalmayacağını gösteriyor. Deterjanlardaki bilinçsiz fosfat tüketimi bu durumu destekliyor. Ersağ’da fosfat yoktur!
17-   Petrol türevi içermeyen ürünlerimiz ile temizlik yapılan alan daha geç kirlenir, daha kolay temizlenir. Dene ve gör.
Deterjanın ilk imalatı 1943’dür kanserin ilk görüldüğü tarih ise 1949? Ersağ’da kanserojen kimyasal yoktur.
18-   20 meme kanseri kadından 19 tanesinde paraben stoklanması çıkıyor. Ersağ’da sentetik östrojen hormonu salgılayan paraben yoktur.
19-   Banyo wc ürünümüz biyosideldir. Yani ilaç gibi ruhsatlandırılmıştır. Yedi tepe üniversitesinden alınan belge ile dezenfektan olduğu tescillenmiştir.
Ersağ ürünlerinde kullanılan ritha bitkisi anti bakteriyel ve antioksidan özellikleriyle tedavi edici özeliğe sahiptir. Cilt rahatsızlıklarına iyi gelmektedir.
20-   Ersağ Damla Konsantre’miz adı gibi damla damla kullanılır. Camlarda 3-4 damla halı ve koltuklarda 7-8 damla yeterlidir.
21-   Doğanın bahşettiği güzellik Ersağ’la evimizde. Termal çamur! Cilt üzerinde tazeleyici, sıkılaştırıcı, koruyucu, onarıcı ve ölü hücreleri temizleyici etkisi vardır.
22-   Ersağ Termal Çamur yorgunluk veya aşırı zorlamayla oluşmuş kas ve kemik problemlerini giderir. Yumuşak doku zedelenmelerinde ve iltihaplı eklem romatizmalarında ise tedavi edici özelliğe sahiptir.
23-   Ersağ ürünlerinde kesinlikle nano teknoloji kullanılmamıştır. Kanıtı ise sürüldüğünde parlamamasıdır.
24-   Ersağ’da bulunmayan triklosana maruz bırakılan farelerin 20dk içinde %25 kalp fonksiyonlarında, %18 ise kol kavrama kuvvetlerinde azalma görülmüştür!
25-   Ersağ’da bulunmayan anti bakteriyel ürünlerin çoğunda triklosan bulunur (mikropların bulaşmasını önlemek veya azaltmak için kullanılan sentetik bir kanserojen maddedir). Kas fonksiyonlarını ve iskelet yapısını olumsuz etkiler, bakterilerin antibiyotiklere karşı direnç kazanmasına sebep olur!
Ersağ ürünlerinin içerisinde kullanılan ritha bitkisi organik sertifikalı olup 54 etken maddesiyle kendisini tescillemiştir.
26-   Ersağcılar fosfata hayır diyor. Neden mi? Marmara denizinde 1978 yılında 126 çeşit balık bulunmakta iken şimdi 25 çeşit bulunmaktadır, 50 yıl sonra ise 2 çeşit kalacaktır! Doğaya ve gelecek nesillere bunun hesabını verebilecek misiniz?
27-   Kullanılan temizlik maddeleri sebebiyle 1 günde 55 binin üzerinde zararlı kimyasala maruz kalınıyor. İçlerinde kanser yapanda var sinir sistemini bozan da. İnsan ve çevre dostu olan Ersağ’da kanserojen kimyasallar kullanılmamıştır!
28-   Ersağ’dan tavsiye; bayanlar evimi beyazlatayım derken ciğerlerinizi karartmayın! 15 yılın verilerini değerlendiren Uluslararası Kanser Kurumu’na yapılan araştırmada (nca) ev hanımlarının çalışanlara göre %54 daha fazla kanser riski taşıdıkları belirlendi!
29-   Ersağ bulaşık sıvımızda klor bulunmamaktadır. Bulaşık yıkama süreci boyunca küçük miktarlarda dışarı verilen klorun etkisi solunum zorluğu, yorgunluk ve baş ağrısı gibi semptomlara yol açabilir!
30-   Temizlik ürünlerinde bulunan kresol, fenol, etanol, formaldehit, amonyak ve klor; pankreas ve dalakta hasara neden olabildiği gibi sinir sistemini etkileyerek depresyon sinirlilik ve hiperaktiviteye yol açabilir! Rahat olun Ersağ’da hiçbirisi yok!
31-   İngiltere Bristol Üniversitesi’nin yaptığı araştırmaya 7162 çocuk katıldı. Anneler ise çamaşır suyu, dezenfektan, böcek ilacı, halı temizleyici gibi ürünlere ilişkin soruları cevapladı. Hamileliğinde veya doğumunun hemen ardından bu kimyasal ürünleri evde çok sık kullanan annelerin çocuklarının ciğerlerinde hırıltı, 8 yaşından itibaren ise bu çocukların solunum yeteneklerinde azalma olduğu görülmüştür. Ersağcı anneler sizin vicdanınız rahat olsun!
32-   Ersağ’da bulunmayan sentetik temizlik ürünleri vücuduna dokunmadan gitsinler diyorsan; çamaşır makinesinde 8 ton, bulaşık makinesinde 6 ton, banyoda kullanılan şampuan veya sabunlarda 2 ton; temizleyicileri klozet, lavabo, duş kabini vb. yerlerden arındırmak için ise 5 ton suyla durulamanız gerekiyor.
33-   Ersağ diş macunumuzda bulunmayan florür fazla tüketildiğinde çocuklarda zekâ düşüklüğüne ve beyin fonksiyonlarının olumsuz etkilenmesine yol açar.
34-   Diş macunlarında gereğinden fazla florür kullanılması; kemik kırılmalarına, sebepsiz kemik ağrılarına, erkeklerde üreme problemine ve tiroit gibi rahatsızlıklara sebep olmaktadır. Rahat olun Ersağ diş macunumuzda florür yok!
35-   Ersağ ürünlerinde kullanılan kimyasallar organik olup doğaya ve insan sağlığına kesinlikle zarar vermez!
Ersağ’ın kalitesi asla tesadüf değildir, daima akıllı bir gayretin sonucudur.

 

E-Bülten

Mail Adresimiz

ersagmugla@gmail.com

Takım Arkadaşları